Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 78 kişinin hayatını kaybettiği, 133 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel yangınına ilişkin, aralarında otelin sahibi ve belediye yetkililerinin de bulunduğu 19’u tutuklu 32 sanığın yargılandığı davanın duruşması, altıncı gününde müşteki beyanlarıyla devam etti.
Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesince, Bolu Sosyal Bilimler Lisesinin spor salonunda özel olarak oluşturulan salonda görülen duruşmada, yangında otel bünyesinde kiralanan “White Fox” isimli kafede çalışan kızları Esra Nazik’i kaybeden Süleyman ve Şerife Nazik çiftine söz verildi.
Müşteki Süleyman Nazik, sabah saat 09.00’da telefonla arayan bir kişinin kendisine otelde büyük yangın olduğunu, kızı Esra Nazik ve arkadaşlarından haber alamadıklarını söylediğini belirtti.
Telefonu kapatıp televizyonu açtığında otelin yandığını gördüğünü belirten Nazik, daha sonra İzmir’den yola çıktığını söyledi.
Nazik, Bolu’da cesetlere bakarak kızını teşhis etmeye çalıştığını, bulamayınca Ankara’ya gittiğini anlatarak, “Bu katiller yüzünden kızımı yok şeklinde aldım.” dedi.
Kendi kendine 6 aydır “Kızım yaşıyor mu?” diye sorduğunu belirten Nazik, “Defalarca olmayan kızımın telefonunu çaldırdım. 21 Ocak sabahından itibaren elimde hiçbir şey kalmadı.” diye konuştu.
Nazik, kızının Akdeniz Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nden mezun olduğunu aktararak, şunları kaydetti:
“Daha önce birlikte çalıştığı arkadaşları çağırdığı için gelmişti. Burada oturan tüm sanıklardan davacıyım. Hiçbir şey kızımı getirmeyecek biliyorum ama uzaktan yakından alakası olan herkesin en ağır cezayı almasını istiyorum. Çocuğumun hayalleri vardı, yurt dışına gidecekti. Bizim onunla ilgili hayallerimiz vardı. Hepsini bitirdiler. 78 kişinin hayallerini bitirdiler.”
Şerife Nazik de kızını, valizini hazırlayıp gönderdiğini, babasından para almadığını, kendi parasıyla gittiğini söyledi.
Çocuğunu okutabilmek için soğukta çalıştığını, eğitimi dolayısıyla 8 yıl ayrı kaldığını anlatan Nazik, “Bu aç gözlüler yüzünden çocuğum öldü. Ne olurdu herkes işini tam yapsaydı. Benim çocuğumu kim geri verecek? Hayallerim vardı, çocuğumu evlendirecektim, torunlarım olacaktı. Sizin aç gözlülüğünüz yüzünden toprağın altında. Hayallerimizi söndürdünüz.” ifadelerini kullandı.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
YEREL KOCAELİ sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.