Güzel kocaelimizin güzel insanları!
Şehrimizde okullarında kapanması ile birlikte zaten ekonomik krizi iliklerine kadar yaşayan şehrin esnafı oldukça zor günler geçirmektedir.
İğneden ipliğe herşeyin maliyetinin artması,vatandaşımızın alım gücünün düşmesi vs..
Anlayacağınız bir dokun bin ah işit.
Bugüne kadar iktidar partililerin bu sorunları pek gördüğü söylenemez.
Hatta zaman zaman bu pahalılığın sebebini karaborsacılıkla suçladığı esnafada yüklediği olmuştur.
Ama artık mızrak çuvala sığmayınca iktidar partililerde ağız değiştirmeye başladılar.
Peki ya çözüm üretile biliniyormu? Nerdeee..
Güzel bir hikaye var bilinen Aktarayım.
yorum sizlere kalmış..
“Bu Kardeşimle Benim Aramda Bir Aile Meselesidir”
-Bir tarlakuşu ile bir kartal yüksek bir tepenin kayalıklarında karşılaştılar.
Tarlakuşu dedi, “İyi günler olsun, Efendim.”
Ve kartal onu bir süre süzdükten sonra isteksiz, seslendi.
“İyi günler.”
Ve tarlakuşu dedi, “Umarım keyfiniz yerindedir, Efendim.”
“Evet,” dedi kartal, “Keyfimiz yerindedir. Ama bilmez misin ki biz kuşların kralıyız ve biz söz söylemeden senin konuşmaya hakkın yoktur?”
Tarlakuşu dedi, “Ben aynı aileden olduğumuzu sanıyorum.” Kartal onu küçümseyen bakışlarla baktı ve dedi, “Seninle benim aynı aileden olduğumuzu kim söyledi ki?”
Ve tarlakuşu dedi, “Ama size şunu hatırlatayım; ben de sizin kadar yükseğe uçabilirim ve şarkılarımla bu dünyanın diğer yaratıklarına mutluluk veririm. Oysa siz kimseye ne keyif ne de mutluluk verirsiniz.”
Ve kartal öfkelendi, ve dedi,
“Keyif ve mutlulukmuş! Seni gidi küçük ukala yaratık!
Seni gagamın bir darbesiyle mahvedebilirim.
Boyun ancak ayağım kadar.” Ve tarlakuşu uçarak kartalın sırtına kondu ve tüylerini yolmaya başladı. Kartal küçük kuştan kurtulmak için hızla yükseldi, tedirgin.
Ama olmadı. Sonunda küçük yaratık sırtında, yüksek tepenin üzerindeki kayaya kondu; hiç bir zaman bu kadar öfkelenmemişti; kör talihine lanetler yağdırıyordu durmaksızın.
O sırada, küçük bir kaplumbağa çıkageldi ve bu görüntüyü görünce gülmeye koyuldu.
Öyle çok güldü ki, neredeyse sırt üstü devrilecekti. Ve kartal kaplumbağaya baktı ve dedi,
“Sen ey ağır, yerlebir, sürüngen yaratık; neye gülüyorsun?”
Ve kaplumbağa dedi, “Görüyorum ki ata dönmüşsün ve küçücük bir kuş seni sürüyor; ama küçük sürücün senden daha iyi.”
Ve kartal dedi, “Sen kendi işine bak. Bu kardeşim -tarlakuşuyla- benim aramda, bir aile meselesidir yalnızca.”
Sağlıcakla Kalın
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
YEREL KOCAELİ sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.